Herkes, Pazar ve market fiyatlarının artmasından şikayetçi. Her gün zam haberi alıyoruz. Denetim yok. Pahalılık aldı başını gidiyor. Halk, ucuz gıda kuyruğunda. Hani, “CHP kuyruk, CHP çöp demek” ti. Millet; ucuz ekmek, ucuz elma, ucuz karnabahar kuyruğunda. Pazar yerine git bak. Pazar artıklarının bulunduğu çöplerin içinden sağlam domates, sağlam portakal toplayan fakir-fukarayı göreceksin.
Alın teri döken, üreten, ürettiğini yok pahasına satan çiftçi. Çalışmadan kazanan kim? Aracı, tefeci. Asıl kazananın, üretici olması gerekmez mi? Bu haksızlığı gidermek için İktisat profesörü olmak gerekmez. Çözüm çok basit. Kalıcı bir önlem olmasa da, sorunun pratik çözümü var. Nasıl mı? Her bölgenin, mevsimlere iklim ve doğa şartlarına göre ürettiği, yetiştirdiği sebze, meyve çeşitleri ve hayvan ürünleri var. İl ve İlçe Belediye Başkanları, yoksul vatandaşlarının ucuz ürün almasını sağlayabilirler. Önemli bir halk hizmeti olarak; belediyelere ve şahıslara ait olan kamyon ve tırlarla, çeşitli ürünleri yerinden satın alıp, bedava kendi pazarlarına ait toptancı haline taşıyabilirler. Amaç; aracıyı, tefeciyi ortadan kaldırarak, üreticiden doğrudan satın alınan ürünün tüketiciye pahalı satılmasını önlemek. Böylece “patatesimi 5O kuruştan satmak için, domatesimi 1 liradan satmak için alıcı bulamıyorum” şikayetleri de ortadan kalkar. Bu daha önce denendi, ama kısa sürdü. Diyeceksiniz ki, nakliyeci esnafı, bu işten ekmek yemeyecek mi? Yiyecek tabi. Meyve ve sebze taşımak üzere kamyonunu ya da tırını belediyeye kiraya vererek para kazanacak. Diyeceksiniz ki, alıp- satan pazar esnafı ne yapacak? Pazar esnafı, pazar halinden aldığı ürünlerin satışı konusunda sürekli denetlenecek, alım-satım arasındaki fiyat dengesini koruyarak alış-veriş yapacak.
Asıl önlem, üretimi artırmak ve kooperatifleşmeyi sağlamak. Birbirlerine yakın köyler ürünlerini değerlendirmek için kooperatif kurmalılar. Ürünü yetiştirme, pazarlama, nakliye ve satış konularında gerekli olan tüm hizmetler verilmeli. Tohum, fidan, ekim-dikim, gübreleme, ilaç, araç-gereç konularında kooperatifleşmenin özüne uygun olarak tam bir dayanışma içinde hizmet verilmeli. Amaç; üreticiyi, tüketiciyi koruyarak, aracıyı, tefeciyi ortadan kaldırmak. Benim de memleketim olan Düzce’de hala, fındık daha dalındayken, sıkışmış olan fındık üreticisine tüccar para veriyor. Veriyor da fındığını da yarı fiyatına elinden alıyor. Kurulan fındık kooperatifleri, kısmen de olsa amacına ulaşmıştır. Fakat, siyaset, birçok kurum ve kuruluşlarda olduğu gibi onu da işlevsiz hale getirmiştir. Kooperatifleşme, sömürüyü ortadan kaldırır. Kalkınmayı sağlar. Üretimi artırır. Yoksulluğu yok eder. Belli bir süre devlet desteği ve denetimi olursa, kooperatif kültürünün daha güçlenip yaygınlaşması sağlanmış olur. Üretimi artırmaya gelince, bu yönetimle, bu ekonomi ile bu mümkün değil. Çünkü bu iş para ister. Doğru politika ve planlama ister. Vizyon ister.
Abdullah Köksal
Em. Eğitim Uzmanı
Eski İlköğretim Müfettişi